- Göç Araştırmaları Vakfı -
- 19 Nisan 2024
Avrupa’nın önde gelen aşırı sağcı siyasi ve ideologlarını Brüksel’de bir araya getiren konferansın iptal edilmesinin etkileri devam ediyor. Peki, Belediye Başkanı Emir Kır’ın “kamu güvenliği” nedeniyle iptal ettiği ancak mahkeme kararıyla iptal kararı kaldırılan Ulusal Muhafazakârlık Konferansı nasıl gündeme geldi?
17 Nisan’da Brüksel’de düzenlenen Ulusal Muhafazakârlık Konferansı (National Conservatism Conference) Avrupa kamuoyunda tartışmalara sebep oldu. Brüksel’deki bu uluslararası sağcı konferansın, yerel belediye başkanı tarafından kamu güvenliği gerekçesiyle yasaklanması ses getirdi. Mahkemeye taşınan yasak çıkan hızlı bir kararla kaldırıldı ve böylelikle konferans gerçekleştirildi. Edmund Burke Vakfı adlı bir düşünce kuruluşu tarafından düzenlenen bu konferansın konuşmacıları arasında Fransa’daki aşırı sağcı Yeniden Fetih Partisinin (Reconquête!) lideri Eric Zemmour, Brexit sürecinin önde gelen ismi ve Birleşik Krallık’taki Reform UK adlı partinin onursal başkanı Nigel Farage ve Macaristan Başbakanı Viktor Orbán yer alıyordu.
Ulusal Muhafazakârlık Konferansı Nedir?
Ulusal Muhafazakârlık Konferansı, ulus fikrine, ulusal bağımsızlık ilkesine ve ulusal geleneklere bağlı; ülke dışında Çin, ülke içinde Marksizmi tehdit olarak gören ve bu çerçevede düşünen tanınmış ideologları, siyasileri konuk eden bir organizasyon. Bu konferans, baltalandığını iddia edilen Avrupa’nın geleneksel değerlerini savunduğunu dile getiren uluslararası bir harekettir. Sloganı “Avrupa’da Ulus-Devleti Korumak” olan konferansın öne çıkan özelliği ise daha fazla Avrupa entegrasyonuna karşı çıkmasıdır. Bu çerçevede bakıldığında konuşmacılar arasında Nigel Farage gibi Brexit ile özdeşleşmiş isimlerin yanı sıra Eric Zemmour ve Viktor Orbán’ı görmek şaşırtıcı değil.
Bu yıl Brüksel’de yapılan konferans Saint-Josse-ten-Noode Belediye Başkanı Emir Kır tarafından kamu güvenliği gerekçesiyle iptal edilmişti. Belediye Başkanı Kır, X platformundaki hesabında aşırı sağın hoş karşılanmadığını dile getirerek yasaklamıştı. Belçika’nın üst idari mahkemesi, bir gecede verdiği kararda, yasağın ülkenin anayasal barışçıl toplanma hakkını ihlal ettiğini belirtti. Mahkeme kararıyla konferansın yapılmasına izin verilmesinin ardından yeni bir açıklama yapan Belediye Başkanı Emir Kır, konferansın gerçekleştirilmesini görevi gereği dikkatle takip edeceğini bildirdi.
Emir Kır: “Kararı Kamu Güvenliği İçin Aldım”
Perspektif, Ulusal Muhafazakârlık Konferansını iptal ederek medyanın gündemine oturan Belediye Başkanı Emir Kır’a ulaşarak konuya dair görüşlerini aldı. Kır, konferansın iptal edilmesine yönelik kararı almasının altında yatan en büyük sebebin kamu güvenliğini sağlamak olduğunu dile getirirken daha önce gerçekleştirilen aşırı sağ etkinliklerde saldırılar ve kamu malına zarar gibi sonuçlar yaşandığı bu tarz olayları önlemeye yönelik bir tavır gösterdiğini dile getirdi. Kendisi hakkında “ifade özgürlüğüne saygı duymadığı” yorumlarını reddeden Emir Kır görevi gereği hem kamu güvenliği hem de ifade özgürlüğünü sağlamakla sorumlu olduğunu dile getirdi. Belediyenin güvenlik sebebiyle aldığı karara karşı gelen tepkilerin dilinin ırkçı olması da dikkat çekiyor.
Aşırı Sağcı Siyasilerin Açıklamaları
Fransız aşırı sağ politikacı Eric Zemmour, gazetecilere şunları söyledi: “Tanrı’ya şükür, uyguladığımız baskı ve tüm Avrupa’daki skandal sayesinde, Avrupa hâlâ liberal demokrasinin ve hukukun üstünlüğünün kıtası olduğunu gösterdi.” Yaptığı açıklamada Belediye Başkanı Kır’ı “sosyalist ve İslamcı” olarak tanımlayan Zemmour “Burası hilafet toprakları değil” gibi gerekçelendirilmesi yapılmamış siyasi suçlamalarda bulundu. Zemmour, ayrıca Emir Kır’ı Türkiye kökenli olması nedeniyle de hedef göstererek onun “Erdoğan’ın adamı” olduğunu ima eden açıklamalar yaptı.
Etkinliğin konuşmacılarından Nigel Farage da, belediyenin yaptığı polis müdahalesini ifade özgürlüğünü boğma girişimi olarak gördüğünü belirterek yasaklama kararını kınadı. Konuyla ilgili X platformunda açıklama yapan Macar lider Victor Orbán ise “Beni polisle susturmak istedikleri son sefer, 1988’de komünistlerin üzerime saldırdığı zamandı.” açıklamasını yaptı.
Belçika Başbakanı Alexander De Croo, konferansın iptal edilmesini eleştirerek “kabul edilemez” olduğunu söylemişti. İngiltere Başbakanı Rishi Sunak da, mahkeme kararı çıkmadan önce katılımcıların konferans alanına girmesinin kolluk kuvvetleri ile engellenmesini “son derece rahatsız edici” olarak nitelendirdi.
Orbán’ın yanı sıra, eski Polonya Başbakanı Mateusz Morawiecki konferansta konuşmacılar arasında yer aldı ve yasaklanma kararını eleştirdi.
Konferansta Neler Konuşuldu?
Yasağın iptaline dair mahkeme kararının çıkması ile devam edilebilen konferansta söz alan Viktor Orbán, AB içinde Macaristan dahil muhafazakâr hükûmetlerin şantaja maruz kaldığını dile getirerek Avrupa Komisyonunu eleştirdi. Komisyon’un AB anlaşmalarının koruyucusu olmaktan ziyade “siyasi bir aktöre dönüştüğünü” ifade eden Orbán aynı zamanda AB yönetiminin göçü teşvik etmesinin ardındaki gerçek nedenin, “liberallerin yeni seçmenler kazanma arzusu’”olduğunu ileri sürdü.
Orbán konuşmasında siyaset bilimci Samuel Huntington’ın “medeniyetler savaşı” temasını kullanarak yaparak göçün Avrupa için bir “medeniyet meselesi” iddia etti: AB ülkelerini için birleşik ve entegre bir göç politikasına gerek olmadığını ve göçün ülkelerin ulusal yetki alanı içerisinde yönetilmesi gerektiğini dile getirdi.
Fransız siyasetçi ve demagog Eric Zemmour ise yaptığı konuşmasında “Avrupa, Yahudi-Hristiyanlık ve Greko-Romen ruhunun şekillendirdiği bir medeniyettir. Avrupa Birliği’nin yaşı bir asır bile değil ama bizim Avrupa’mızın yaşı iki bin yıldan fazladır.” sözlerini kullanarak kendisine göre olması gereken Avrupa’yı tanımladı.
Kaynaklar:
https://perspektif.eu/2024/04/19/avrupadaki-asiri-sagcilarin-brukseldeki-olayli-zirvesi/