- Göç Araştırmaları Vakfı -
- 30 Aralık 2024
Kuzey Ren-Vestfalya eyaleti tarafından 2025’te faaliyete geçilerecek olan raporlama merkezi, Müslüman karşıtı ırkçılık vakalarını daha iyi tespit ederek kayda geçirmeyi hedefliyor. Peki mağdurlara çevrimiçi hizmet verecek olan merkez nasıl çalışacak ve vakaları hangi koşullarda polise bildirecek?
Almanya’da göçmen kökenli ve Müslüman toplum kesimlerinin yoğun olarak yaşadığı Kuzey Ren-Vestfalya (KRV) eyaletinde 3 yıllık hazırlık sürecinin ardından kurulma safhasına gelen Müslüman Karşıtı Irkçılık Raporlama Merkezinin (MEDAR), 2025’in ilkbahar aylarında faaliyete geçeceği duyuruldu.
Kamu yayıncısı WDR’nin haberine göre, Almanya’da ilk olma özelliği taşıyan ve Kuzey Ren-Vestfalya eyalet hükûmeti tarafından kurulacak merkezde, Müslümanlara yönelik saldırılar ve suç olayları kayıt altına alınarak raporlanacak. MEDAR’ın faaliyete geçmesiyle, ülkedeki Müslümanlara yönelik ırkçı faaliyetlerin de periyodik olarak rapor hâline getirilmesi sağlanacak. En geç mart ya da nisanda açılması planlanan merkez için 3 yıl süren bir hazırlık çalışması olduğu bildirildi.
Müslüman karşıtı olaylara ilişkin kendi eyalet raporlama merkezini kuran ilk federal eyalet olan KRV, 18 milyondan fazla nüfusa sahip. Eyaletteki Müslüman nüfusun ise 1 milyon 700 bin civarında olduğu ifade ediliyor. Eyalette, Müslümanlara ve ibadethanelere yönelik çok sayıda saldırı yaşandı. Iserlohn kentinde Ocak 2022’de çok sayıda Müslüman mezarına yapılan saldırıda, mezar taşları kırılıp ters çevrilerek tahrip edilmişti.
Kuzey Ren Vestfalya Uyum Bakanlığı, 2025’te MEDAR dahil olmak üzere kurulacak dört yeni raporlama merkezinin her biri için 180 bin avroluk devlet fonu ayrıldığını açıkladı. Eyalette daha önce Nisan 2022’de, antisemitik olaylara karşı raporlama merkezi olan Anti-Semitizm Araştırma ve Bilgi Merkezi (RIAS NRW) açılmıştı.
Çevrimiçi Hizmet ve Anonim Vakalar
MEDAR’ın oluşumuna destek veren iki partner kurumdan biri olan Köln merkezli interKultur Derneğinden Kemal Bozay, WDR’ye rapor merkezinin bir yargı makamı olmadığını ve tamamen çevrimiçi bir platform olarak tasarlandığını aktardı. Müslüman karşıtı ayrımcılığa
maruz kalan kişiler, MEDAR’ı başlarına gelen olayı ve yaşadıkları mağduriyeti bildirmek için bir tür ihbar ve iletişim hattı olarak kullanabilecekler.
MEDAR’a internet sitesi üzerinden bildirilen vakalar, mağdurların ve sanıkların isimleri silinerek anonim olarak belgelenecek. MEDAR, bir suç işlendiğini (örneğin, hakaret ya da saldırı) tespit ettikten sonra talepte bulunan kişiye paylaştığı iletişim bilgileri üzerinden ulaşacak ve olayın emniyet birimlerine de bildirmesi için ihbarda bulunan kişiyi bilgilendirecek. Bozay, bildirimde bulunan kişinin iletişim bilgilerini paylaşmaması hâlinde MEDAR’ın bağımsız olarak vakayı polise bildiremeyeceğini de hatırlatıyor. MEDAR’la iletişime geçmek için sosyal medya kanallarını da kullanmanın mümkün olacağı açıklandı.
Eyalette Kayda Geçen “İslamofobik” Suçlar
Polis kayıtlarına göre eyalet genelinde Müslümanları hedef alan suçlarda ani bir artış söz konusu. Eyaletin tuttuğu siyasi saiklerle işlenmiş suç istatistiklerine göre 2023 yılı boyunca işlenen İslam karşıtı suçların sayısı, bir önceki yıl olan 2022’nin iki katından fazla. 269 vakanın kayda geçtiği 2023’te bu olayların 101 tanesi, 7 Ekim 2023’ten sonra gerçekleşti. 2022 yılında ise toplamda 133 İslamofobik suç kayda alınmıştı. 2021 yılında bu rakam 110 olarak tespit edilirken. 2020, 2019, 2018 ve 2017 yıllarında sırasıyla şu rakamlar görülmüştü: 188, 176, 156 ve 239.
Eyaletteki 1 milyon 700 binlik Müslüman nüfusa kıyasla kayıtlara geçen vaka sayıları görece düşük dursa da 2023 itibarıyla yaşanan artış, gelecekte de bu artışın sürebileceği ihtimalini beraberinde getiriyor. İslamofobi ve Müslüman karşıtlığı konularının uzmanları ise, gündelik hayatlarında bu suçlardan mağdur olan insanların büyük kısmının Müslüman karşıtı suçları ilgili makamlara bildirmediğine ve her ayrımcılık vakasının ilgili makamlar tarafından cezalandırılabilir suç olarak görülmediğine dikkat çekerek gerçek suç olgusunun kayıtlara tam yansımamış olabileceğini vurguluyor. 2025 itibarıyla faaliyete geçecek olan MEDAR, Müslüman karşıtı ırkçılığın gerçekte ne boyutta olduğunu daha iyi tespit edebilme amacını taşıyor. Kuzey Ren-Vestfalya Eyaleti Entegrasyon Bakanı Josefine Paul (Yeşiller), daha önce WDR COSMO’ya verdiği bir röportajda, çeşitli ayrımcılık türlerine karşı ihbar merkezlerinin gerekli olduğunu, çünkü “hâlâ bildirilmemiş vakaların önemli bir yer tuttuğunu” ve dolayısıyla birçok mağdurun henüz polise başvurmadığını vurgulamıştı.
Aşırı sağcı Almanya için Alternatif Partisinin (AfD) eyalet meclisindeki grubu, geçtiğimiz aylarda, bir önergeyle MEDAR’ın ve benzer üç farklı yeni raporlama biriminin toplumda bir “jurnalcilik ruhu” teşvik edebileceğini öne sürmüş ve bu planı eleştirmişti. AfD, MEDAR ve benzeri bildirim hatlarının suçu ispatlanmamış ya da suç işlememiş insanları itibarsızlaştırmayı kolaylaştırdığını iddia ediyor. Ayrıca aşırı sağcı parti, öne sürdüğü bu gerekçeyle söz konusu raporlama merkezlerinin kurulmasının derhal durdurulması çağrısında bulunmuştu. Eylül ayında verdikleri önerge, eyalet parlamentosundaki diğer tüm parlamento grupları tarafından reddedilmişti.
Kaynak: Perspektif EU https://perspektif.eu/2024/12/30/almanyada-musluman-karsiti-irkcilik-magdurlari-icin-ihbar-hatti/