- Göç Araştırmaları Vakfı -
- 18 Aralık 2024
Federal seçimlerin yaklaştığı Almanya’da, Almanya Hristiyan Demokrat Birliği (CDU) ve Hristiyan Sosyal Birlik Partisi (CSU) seçimleri vergi indirimleri ve yasadışı göçmenlerin kabulünün yasaklanması vaatleriyle seçimleri kazanmak istiyor.
Almanya Başbakanı Olaf Scholz’un, Federal Mecli’ste yapılan oylamada güvenoyu alamamasının ardından ülke erken seçime gidiyor. Hükûmet krizinin yaşandığı Almanya’da Federal Seçimlerin 23 Şubat’ta gerçekleşmesi bekleniyor ve partiler için seçim öncesi çalışmalar sürüyor.
Almanya Hristiyan Demokrat Birliği (CDU) ve Hristiyan Sosyal Birlik Partisi (CSU) liderleri Berlin’de yaptıkları istişareler sonucunda ise Şubat ayında yapılacak erken Federal Meclis seçimleri için ortak bir parti programı üzerinde anlaşmaya vardılar. Yaklaşık 80 sayfalık program oybirliğiyle kabul edildi. Toplantının başında Şansölye adayı Friedrich Merz (CDU) ve C
CDU yeni seçim programıyla güvenlik, ekonomi ve göç gibi konulara odaklanıyor. Federal Meclis seçimlerinde zafer elde etmeleri durumunda birçok verginin azaltılacağı ve yasadışı göçmenlerin Almanya’ya kabulüne fiili bir yasak getirileceği vaat ediliyor. Ancak söz konusu İslam ve Almanya’daki Müslümanlar olduğunda, partinin “İslamcılık”la mücadeleye odaklandığı ve Müslüman nüfusun ihtiyaçlarının büyük ölçüde göz ardı edildiği açık.
Temel Bir Mesele Olarak İslamcılık ve Aşırıcılık
“Nefret ve antisemitizm vaazlarının verildiği camileri kapatıyoruz. İslamcılık için yasal boşluk olmamalı” ifadeleri CDU’nun seçim programında yer alıyor. Bu net çizgi, partinin aşırılık yanlısı tehditlere karşı açıkladığı güvenlik politikası önlemleri boyunca devam ediyor.
CDU ayrıca cami dernekleri ve İslami kuruluşlara yurt dışından müdahaleleri de engellemek istiyor: “Yabancı hükûmetlerin din özgürlüğü kisvesi altında cami dernekleri ve İslami kuruluşlar aracılığıyla Alman Müslümanlar üzerinde etkisi olmamalıdır. Bu nedenle finansman ve bağışçıların açıklanması zorunluluğunu getiriyoruz.”
CDU/CSU ayrıca aşırı grupların destekçilerine karşı daha sert bir yaklaşım vaat ediyor: “Bir terör örgütünün amaçlarını ve eylemlerini destekleyen herkes gelecekte kovuşturmaya tabi tutulacaktır.” Planlanan tedbirler arasında “zorunlu düzenli sınır dışı” ve aşırılık yanlısı faaliyetlere karışmaları hâlinde çifte vatandaşların Alman vatandaşlığının iptali gibi maddeler de yer alıyor.
Müslüman Cemaatlere Şartlı Destek
Güvenlik politikasına güçlü bir şekilde odaklanmasına rağmen CDU, “entegrasyona istekli” Müslüman toplulukların desteklenmesinden de yana. “Hedefimiz, Almanya’ya aidiyet hisseden ve liberal anayasal düzenimize sıkı sıkıya bağlı, canlı ve çeşitli bir Müslüman toplumdur.” ifadesini kullanan partinin planlarından biri de kastedilen bu toplulukları Almanya’da ve Almanca dilinde imam eğitimini teşvik edecek bir vakıf aracılığıyla desteklemek. Partiye göre bu tarz bir tedbirin entegrasyonu kolaylaştıracağı, aynı zamanda “uzaktan kontrol edilen İslam”ı da önleyeceği düşünülüyor.
Ancak bu destek açık koşullara bağlanmış durumda. CDU’nun parti programına göre sadece “özgür demokratik temel düzene bağlı” olan ve antisemitizme karşı olduğunu beyan eden cami cemaatleri devlet desteğinden yararlanabilecek.
İslamofobiyle Mücadele Dışarıda Bırakılıyor
Geçtiğimiz yasa döneminde ana muhalefette olan CDU’nun seçim programında İslamcılık ve aşırıcılık kapsamlı bir şekilde ele alınırken, metinde İslam karşıtı ırkçılıkla ilgili net bir taahhüt yok. Almanya’da Müslümanlara ve camilere yönelik artan saldırılar göz önünde bulundurulduğunda bu durum pek çok kişi için hayal kırıklığı yaratır durumda.
“Şeriat hukuku Almanya’nın bir parçası değildir” ifadesi de dikkat çeken maddelerden biri. CDU seçim programında aşırıcılıkla mücadeleyi vurgulayıp radikal akımları durdurmak için net tedbirler ortaya koyacağını belirtse de Almanya’da yaşayan ve yasalara saygılı bir hayat süren yaklaşık beş milyon Müslüman için siyasi öneriler yetersiz.
Bununla birlikte Leipzig Üniversitesi’nin 2002 yılından bu yana düzenli olarak gerçekleştirdiği Leipzig Otoriterlik Araştırması, 2024 yılında Almanya’da yabancı ve Müslüman düşmanlığının hızla arttığını, demokrasiye olan desteğin ise azaldığını ortaya koymuştu. Araştırmada
Almanya’nın özellikle batı eyaletlerinde Müslüman karşıtlığının 2022’den bu yana ciddi bir artış gösterdiği kaydedilmişti.
Kaynak: Perspektif EU https://perspektif.eu/2024/12/18/almanyada-cdunun-secim-programinda-cami-kapatmalari-var/